Tüm Dünyada Barış, Barış Hemen Şimdi!
15 yıl önce bugün, 1 Mart 2003’te dünyadaki savaş karşıtları açısından somut bir zafere imza attık. Türkiye’nin bir felaketin eşiğinden dönmesini sağladık.
ABD “terörle mücadele” adı altında Afganistan işgaline 2001 yılında başladı. 2003’te Irak’a dönük ABD saldırısında Türkiye hükümeti de aktif rol almak istedi. Ama savaş karşıtları bunu kabul etmedi. ‘Irak’ta Savaşa Hayır Koordinasyonu’ tarafından örgütlenen ‘Halka sor’ kampanyası ile savaş karşıtlığı yüzde 90’lara ulaştı.
1 Mart 2003 günü Irak savaşı tezkeresi parlamentoda görüşülürken, savaş karşıtları Sıhhiye Meydanı’nda 100 bin kişiyle buluştu. Parlamentoda savaş tezkeresi kabul edilmedi.
1 Mart’ta ne başarmış olduğumuzu Irak’tan ABD ve İngiliz askerlerinin ölüleri evlerine dönmeye başladığında, Londra’nın, İspanya’nın göbeğinde bombalar patlamaya başladığında daha net anladık. O günden bugüne savaş karşıtı hareketin her uluslararası toplantısında Türkiye delegasyonu teşekkürlerle karşılanmıştır. Kuzey cephesinin açılmaması yüzünden Irak’ta direnişin başladığı, ABD’nin bataklığa saplandığı açıklanmıştır.
1 Mart tezkeresinin kabul edilmemesi, Kürt halkı ile yapıcı bir zeminde diyalog kurulabilmesini de sağladı, çözüm sürecinin yolunu açtı.
1 Mart’ta savaşı durduran hareket, küresel bir hareketin parçasıydı
1 Mart’tan kısa bir süre önce 15 Şubat’ta Avrupa Sosyal Forumu kararıyla dünya çapında 600’den fazla şehirde yapılan savaş karşıtı eylemlere 30 milyona yakın insan katıldı. Bu eylem dünya tarihinin gördüğü eşzamanlı en büyük eylemdir.
Savaş karşıtı hareket, 1999’da Seattle’dan başlayarak, Washington, Prag, Nice, Seul, Qubec, Göteburg, Cenova, Porto Alegre gibi dünyanın pek çok kentinde küresel kapitalizme meydan okuyan antikapitalist hareketin içinden doğdu.
Bu hareketin küresel olmasının yanı sıra taşıdığı en büyük özellik birlik içinde çeşitliliği sağlayabiliyor olmasıydı. Yatay ağlarla örgütlenen hareket, birbirinden farklı politik düşüncelere, yaşam tarzlarına, dünya görüşlerine ve eylem tarzlarına sahip milyonlarca aktivisti harekete geçirmeyi başardı.
Türkiye’de 1 Mart 2003’te tezkerenin mecliste kabul edilmemesini sağlayan hareket, içinde sosyalistlerden, LGBTİ+ hareketine, Müslüman aktivistlerden, sendika ve siyasi partilere kadar pek çok birbirinden farklı unsur barındırıyordu. Öyle ki, savaş yanlısı medya savaş karşıtı hareketi ‘Manken-İslamcı-solcu koalisyonu’ olarak itibarsızlaştırmaya çalışmakta gecikmedi. Ancak savaş karşıtı hareket, bu sözü hareketin çeşitliliğinin bir parçası olarak hemen sahiplendi.
Tüm dünyada barış, barış hemen şimdi!
2003’te Irak’ta pastadan pay kapmak isteyen güçlerin hiçbiri bu amaçlarından vazgeçmedi. O gün Irak üzerinden yürütülen ve büyük felaketlere yol açan emperyalist rekabet bugün başta Suriye olmak üzere başka Ortadoğu ülkeleri üzerinden yürütülüyor.
Rusya ve ABD’nin başını çektiği güçler kozlarını şimdi Suriye’de paylaşıyor. Sadece büyük devletler değil, görece küçük devletler de emperyalist rekabet içinde yol bulabildikleri ölçüde Suriye’deki çatışmaya dâhil oluyor. Çatışmanın sonucu ise yüz binlerce ölü ve milyonlarca mülteci.
1 Mart 2003, barış isteyenler için en önemli deneyimlerden biri olmayı sürdürüyor. Sahte kutuplaşmalara düşmeden, barış isteyen güçlerin yan yana gelmesi, savaşta onun veya bunun tarafını tutmayan ve tüm dünyada “barış hemen şimdi” diyenlerin birlikteliği 2003’te olduğu gibi bugün de çok önemli.
Barışın kaybedeni, savaşın kazananı olmaz.
Barış içinde yaşamak istiyoruz.
Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu
1 Mart 2018