SAVAŞA HAYIR / FİLİSTİN’E ÖZGÜRLÜK
Değerli basın mensupları, Sevgili savaş karşıtları,
Bundan 8 sene önce, Sabra ve Şatilla katliamlarının sorumlusu, işlediği insanlık suçlarından dolayı kasap lakaplı İsrail Başbakanı Ariel Şaron, bine yakın İsrail askerinin koruması altında, Filistinlilerin ve Müslümanların kutsal mekânlarını, Harem-ül Şerif’i taciz ederek Filistin halkının ayaklanmasına neden oldu. İsrail’in ve Şaron’un bu saldırgan provokasyonu Filistin halkının haklı tepkisine neden oldu.
29 Eylül’de Filistin halkı İkinci İntifada’yı başlattı.
Filistin halkı on yıllardır direniyor,Filistin halkı on yıllardır işkence görüyor,Filistin halkı on yıllardır baskı altında,İkinci İntifada’dan kısa bir süre sonra, İsrail her zamanki vahşetiyle saldırdı Filistin halkına.
Bir yıl içinde 697 yerleşim yerini yıktı.
120 bin ağacı yok etti.
95 bin Filistinli çocuğun okula gitmesini engelledi.
On binlerce Filistinli tutuklandı.
Filistin topraklarını ilhakı amaçlayan Yahudi yerleşim merkezleri kurulmaya devam edildi.
Filistin, İsrail tarafından dikilen Siyonist utanç duvarı ile bölündü.
İsrail askerleri defalarca Filistinli kadınları çocukları, yaşlıları ve her yaştan Filistinliyi hedef alan öldürme amaçlı saldırıları gerçekleştirdi.
1200 Filistinliyi öldürdü, 33 bin Filistinliyi yaraladı. On binlerce Filistinliyi tutukladı.
Değerli arkadaşlar,
Bugün, İntifada’nın yıl dönümünde, Filistin halkının acısını paylaştığımızı vurgulamak için buradayız. Sadece acı çekmiyor Filistinliler. Direniyorlar da. Direnişlerinin yanında olduğumuzu haykırmak için, tek başlarına olmadıklarını göstermek için de buradayız.
Filistin halkına “yalnız değilsiniz” demek için buradayız.
Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, özellikle 11 Eylül’den sonra ABD emperyalizminin savaş ve işgal politikaları İsrail’in elini güçlendirdi. İsrail, 11 Eylül’den sonra Filistin’i defalarca bombaladı. ABD ve İsrail arasında tam bir karşılıklı çıkar ilişkisi var. İsrail ABD’nin ekonomik, askeri ve politik yardımları olmadan ayakta duramayacak bir ülke. ABD’nin tüm yöneticileri için ise İsrail, Ortadoğu’da emperyalizmin çıkarlarının garantörlüğünü üstleniyor.
Ama biliyoruz ki sadece ABD değil İsrail’le iyi ilişkiler kuran devletler. İsrail sadece Bush ve ekibinin politikalarından destek bulmuyor.
Türkiye de işin içinde. Türkiye de İsrail’le askeri işbirliğini her geçen gün geliştiriyor.
Türkiye’de tüm halklar, neredeyse 60 yıldır işgale direnen Filistin halkına kardeşlik duygularıyla bağlıdır. Bunu bütün hükümetler de bildiği için, basın açıklamalarında, kamuoyu karşısında Filistin halkıyla dayanışma yönünde mesajlar yollamaktan çekinmezler. Ama kapalı kapılar ardında, Filistin halkının kafasına bomba yağdıran İsrail’le, İsrail’i koşulsuz destekleyen ABD ile her türden askeri işbirliğini geliştirmekten de geri durmazlar.
Filistin halkıyla dayanışmamızın daha da somut bir hale bürünmesi için, hükümete hep birlikte seslenmeliyiz: İsrail’le her türden askeri işbirliğine ve anlaşmaya derhal son verin! İsrail’in Ortadoğu’da işgalci bir güç olarak meşrulaşmasına yardımcı olmayın!
Değerli arkadaşlar,
Filistin’in bir yoksulluk denizi olduğunu ilk elden bir kez daha öğrendik.
Filistinlilerin % 60’ı işsiz. Halkın yarısı günde iki dolardan daha az bir gelirle yaşamak zorunda.
Filistin halkı zoraki göçmenlik yaşıyor. 4,5 milyon Filistinli Avrupa, Avustralya, Kuzey Amerika ve Arap ülkelerinde yaşamak zorunda ve geri dönüş hakları yok. Evlerine dönemiyorlar.
Yüzlerce Filistinli hâlâ cezaevlerinde tutsak.
Ve Filistin halkı, ben doğduğumdan beri, bizler doğduğumuzdan beri direniyor. Çünkü bizler doğduğumuzda Filistin işgal altındaydı. Filistin hâlâ işgal altında!
Her yıl tekrarlanan barış görüşmeleri hiçbirimizi aldatmasın. Bu görüşmelerden hiçbir sonuç çıkmayacağını bizler de biliyoruz Filistin halkı da çok iyi biliyor. Sekiz yıldır Filistin’in adını, sadece İsrail’in saldırganlığını desteklemek için ağzına alan Bush, bu yılın ilk yarısından itibaren adeta barış elçisi kesildi.
Bush, Afganistan ve Irak halklarının kasabıdır!
Emperyalistlerin, dev petrol ve silah şirketlerinin sözcüsüdür.
Ondan barış bekleyen yok. Afganistan’da binlerce sivilin, Irak’ta yaklaşık 2 milyon Iraklının ölümünün baş sorumlusudur.
Ama Bush’un yerine yeni ABD başkanı olması beklenen Obama’dan da Filistin sorununa çözüm beklenemez. Obama yaptığı bir konuşmada, İsrail’in bölgedeki güvenliğinin, ABD açısından partiler üstü bir önemi olduğunu açıkladı.
Filistin halkı, barışın yolunun nereden geçtiğini çok iyi gösteriyor. Onurunu dimdik ayakta tutuyor. Kuşaklar boyudur direniyor.
Barış, İntifada’nın ürünü olacak. Barış, küresel savaş karşıtı direnişin ürünü olacak. Filistin halkı, tüm bölge haklarının işgale karşı mücadelesiyle özgürleşecek.
Ve barış için verdiğimiz mücadele, mutlaka ama mutlaka kazanacak.
Hepimiz Iraklı, hepimiz Filistinliyiz!
SAVAŞA HAYIR!
FİLİSTİN’E ÖZGÜRLÜK!
Destekleyen Kurumlar: 78’liler Girişimi, Amargi Kadın Dayanışma Kooperatifi, Ayrımcılığa Karşı Kadın Hakları Derneği, Barış Girişimi, Beyazgül Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Devrimci Sosyalist İşçi Partisi, Emek Partisi, Emekçi Hareket Partisi, Genç Siviller, Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Dur-De Girişimi, İHH İnsani Yardım Vakfı, İnsan Hakları Derneği İst. Şb., İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği İst. Şb., Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu, Küresel Eylem Grubu, Lambdaİstanbul LGBTT Dayanışma Derneği, Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Sosyal Demokrasi Vakfı, Sosyalist Demokrasi Partisi, Sosyalist Parti Girişimi, Yeşiller Partisi, Türkiye Barış Meclisi